“Yalnız olmak, yanlış olmak değildir.” Bu söz, ilk bakışta kulağa basit bir teselli gibi gelse de, üzerinde derin düşünmeye değer bir felsefe barındırır. Toplumda, yalnızlık genellikle olumsuz bir kavram olarak algılanır. Kalabalıktan uzak, kimsesiz ve mutsuz bir varoluş olarak görülür. Fakat bu algı, bireyin kendi iç dünyası ve doğruluk algısıyla çeliştiğinde anlamını kaybeder.
Çoğunluğun görüşü her zaman doğru olmayabilir. Aksine, kalabalıktan sıyrılıp kendi yolunu çizenler, yeni bakış açıları ve ufuklar açabilirler. Bu durum, onları yalnızlığa mahkum etse de, bu yalnızlık yanlış bir seçimden değil, özgün bir varoluş biçiminden doğar. Doğru tektir ve tek olan da yalnızdır.
Farklı olmak, kalıplara uymamak ve kendi sesini duyurmaya çalışmak her zaman kolay değildir. Çevrenin baskısı, yargılayıcı bakışlar ve alaycı sözler, bireyin özgüvenini zedeleyebilir ve onu yalnızlığa itebilir. Fakat bu zorluklara rağmen, doğru bildiklerinden taviz vermeyen ve kendi yolunda ilerleyenler, sonunda hak ettiği saygıyı ve takdiri görürler.
Yalnızlık, bir kelebeğin kozadan çıkmadan önce yaşadığı sessizliğe benzer. Bu sessizlik, değişimin ve dönüşümün habercisidir. Yalnız kalan birey, kendini keşfetmek, potansiyelini açığa çıkarmak ve gerçek benliğiyle yüzleşmek için bir fırsat yakalar. Bu süreçte yaşadığı zorluklar onu daha da güçlendirir ve özgüvenini artırır.
Doğruyu savunmak ve kalıplara uymamak her zaman yalnızlığa yol açmasa da, bu bir risktir. Önemli olan, bu riski göze alıp almama kararını verirken vicdanınızın sesini dinlemektir. Yalnızlık korkusu, sizi doğru bildiklerinizden taviz vermeye itmemeli. Unutmayın, yalnız olmak yanlış olmak değil, özgün olmak ve kendi yolunu çizmektir.
Yalnızlık bir yük değil, bir armağandır. Bu armağanı doğru kullanmayı bilenler, özgürlük ve gerçek mutluluğa ulaşabilirler.
1977 yılında Kastamonu’da dünyaya geldi. Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden ve Anadolu Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümünden mezun oldu. Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Temel İslami Bilimler Anabilim Dalı Kelam Bölümünde Yüksek Lisans yaptı. 2002 yılından beri reklamcılık sektörünün içerisinde yer aldı. Grafik tasarım üzerine uzmanlaştı. Sakarya Üniversitesi’nde Grafik Tasarım, Fotoğrafçılık, Medya Planlama ve Mesleki Bilgisayar Uygulamaları dersleri verdi. Profesyonel anlamda stok fotoğrafçılıkla uğraşmaktadır. Halen bir reklam ajansında grafik tasarım üzerine çalışmaktadır. Evli ve üç çocuk babasıdır.
Abdulkadir Şen
23 Mart 2024 at 16:42
Güzel ve bugünlerde insanı anlatan bir yazı olmuş.
Yanlızlık bir armağandır.