Connect with us

Hi, what are you looking for?

Genel

Allah İnancı Olan İnsan Dertsiz Olabilir Mi?

Allah’a olan inanç, insan yaşamını anlamlandırmada ve zorluklarla başa çıkmada önemli bir rol oynar. İnanç, genellikle insanlara bir güven ve huzur verir. Ancak, Allah inancına sahip bir insanın tamamen dertsiz olup olamayacağı meselesi daha derin bir tartışmayı gerektirir.

Allah’a olan inanç, yaşamımızı bir düzen ve anlam çerçevesine oturtur. Hayatımız bir düzen silsilesi ile devam eder. Kur’an’da geçen, “Bilin ki kalpler yalnızca Allah’ın zikriyle huzur bulur” (Rad Suresi, 28) ayeti, inançlı bir insanın Allah’a teslimiyetle huzur bulabileceğine işaret eder. Allah’ın sonsuz kudretine ve hikmetine olan güven, inananları hayatın belirsizliklerine karşı güçlendirir. Mümin insan, gayretini ortaya koyar, çalışır, çabalar ve sıkıntılarla karşılaşınca Allah’ın bir planı olduğuna inanır ve bu inançla teselli bulur. Bu, gelecekle ilgili korku ve kaygıları azaltabilir. Örneğin, İslam’daki tevekkül anlayışı, insanın kendi çabası kadar Allah’a güvenmeyi de içerir.

Bununla birlikte, Allah inancı var diye tamamen dertsiz bir hayat olmaz. Çünkü dert, insanın fıtratının bir parçasıdır. İnsan, sınırlı bir varlık olarak geleceği öngörememenin getirdiği belirsizlikten etkilenir. Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) bile hayatında zorluklar karşısında hüzünlendiği ve zaman zaman endişe duyduğu bilinmektedir. Bu, inançlı bir insanın kaygı hissetmesinin iman zayıflığı anlamına gelmediğini gösterir.

Allah inancı, kaygıyı tamamen ortadan kaldırmak yerine, onu yönetme becerisi kazandırabilir. Örneğin: 1. Dua ve Zikir: İnsanın Allah’a yönelmesi, ruhen rahatlamasını sağlar. Dua, insanın kontrol edemediği şeyleri Allah’a bırakmasına yardımcı olur. 2. Sabır ve Şükür: Karşılaştığımız zorluklara sabretmek ve elindekiler için şükretmek, insanı daha dirençli hale getirir. 3. Ahiret İnancı: Biliyoruz ki bu dünya bir imtihan yeridir. Ahiret inancı, bu dünyadaki sıkıntıların geçici olduğunu hatırlatarak bireyi rahatlatabilir.

Allah’a inanan bir insanın tamamen dertsiz olması beklenemez, çünkü insanın doğası gereği duyguları ve korkuları vardır. Ancak Allah’a olan inanç, bu endişeleri yönetmekte güçlü bir araçtır. İnançlı insan, kaygılarını Allah’a teslim ederek iç huzuru bulabilir ve yaşamın zorluklarına karşı daha dayanıklı hale gelir.

Allah inancına sahip bir insanın, gelecek nesiller için kaygı duyar. Gelecek nesillere iman ve ahlak değerlerini koruyarak aktarma hassasiyeti bir Müslümanın derdi olmalıdır. Hatta toplumun her kesimindeki ahlaki yozlaşma bir Müslümanın dertlenmesi gereken en önemli konudur. Dolaysıyla imanlı bir insanın en ciddi derdi gelecek nesilde yaşanması muhtemel ahlak ve iman bozukluğudur. Bu endişelerin önüne geçmek için yine imanlı insanların bugünden gayret koyması gerekmektedir. Her ne olursa olsun gelecek imanlı nesiller için dertlenmek yetmez gayretle bazı çalışmalar yapmalıyız. Mesela bize ait değerler var. Bu değerleri çocuklarımıza aktarmamız lazım. İnançlı insanlar, çocuklarına ve gençlere İslam’ın adalet, merhamet, dürüstlük ve sabır gibi erdemlerini öğretmelidir. Bu değerlerin aktarılmasını dert edinmelidir. İşte bu imanlı insanı dertli hale getirir. Bizler bu konuları çözmek için gayretli insanlar olmalıyız. Unutmayalım ki, imanlı gençlik toplumu daha güçlü bir temele oturtur.

Gayret, programlı çalışma ve dua bizlerin en büyük silahlarıdır. Önce gayret sonra tevekkül. Gelecek nesillerin selameti için dua etmek, bu endişeyi manevi bir boyuta taşır. Ancak tevekkül, sorumluluktan kaçmak değil, aksine çaba ve dua arasındaki dengeyi kurmaktır.

Gelecek nesiller için hangi dertlerimiz olmalı?

İnançlı bir bireyin gelecek nesiller için kaygıları, şu sorular etrafında şekillenebilir:

Manevi değerlerimiz kayboluyor mu?

Çocuklarımız daha huzurlu ve bilinçli bir yaşam sürebilecek mi?

Toplumda adalet ve merhamet gibi değerler korunacak mı?

Doğal kaynaklarımız sürdürülebilir bir şekilde kullanılacak mı?

Bu sorulara yönelik çözümler aramak ve harekete geçmek, bizlerin hem bu dünyadaki sorumluluğunu yerine getirmesine hem de ahirette bu sorumluluktan sorguya çekildiğinde cevap verebilmesine yardımcı olur.

Allah inancına sahip bir insanın gelecek nesiller için dertlenmesi, bir çaresizlik değil, bilinçli bir sorumluluk duygusudur. Bu dertlenme, insanı daha adil, daha merhametli ve daha çalışkan olmaya yönlendirmelidir. İnanç, kaygıyı olumlu bir eyleme dönüştürme gücü verir. Dolayısıyla, gelecek nesiller için duyulan endişe, manevi bir görev olarak görülmelidir. Gayretli çalışmalar yapmalı ve bu çalışmaları dua ile desteklemeliyiz.

Written By

1971 yılında Sakarya’da doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Adapazarı’nda tamamladı. Halkla ilişkiler ve medya mezunu olan Abdülkadir Şen evli ve 2 çocuk babasıdır. 1999 depremi sonrası Beton Santrali Müdürü olarak 7 yıl görev yaptı. 2007 yılında Sakarya Kültür ve Sosyal Yardım Vakfı ( SAKVA)'nda Yönetim Kurulu Üyesi ve idareci olarak bulundu. Seyahat etmeyi seven Abdülkadir Şen’in yaptığı seyahatlerinden derlediği FAS ve BALKANLAR’ı anlattığı yayımlanmış 2 gezi/anı kitabı, Kurtuluş savaşı kahramanlarından Kazım Çavuş'un savaş hatıralarını yazdığı bir kitabı vardır. Sakarya merkezli yayın yapan Zafer Dergisinde ve Yeni Sakarya Gazetesinde yazıları çıkmaktadır. Halen Sakarya ili Adapazarı ilçesinde hayatını sürdürmektedir.

Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bunlar da ilginizi çekebilir.

Genel

Neşet Ertaş’ın “Yolcu” türküsü, hayat serüveninin sorgulandığı ve bu serüvene dair derin düşüncelerin anlatıldığı, yürek burkan bir türküdür. Türkünün her mısrası, insanın dünyadaki yolculuğuna...

Genel

TEBRİKLER SAKARYA KENT KONSEYİ, TEBRİKLER GENÇLİK MECLİSİ. Sohbetlerimizde her nasılsa yeni neslin durumunu tartışmaya açarız. Bu konuda oldukça mahir olan toplumumuz. Gençleri de hedefe...

Genel

İçerisinde bulunduğumuz mevsim gereği gündemimize giren bir meteorolojik yazı kaleme almak istedik. Ama bizim niyetimiz meteorolojiden haber vermek değil. Bu yazıyı Kar haberlerini menfi yapanlar...

Genel

Çocukluğumdan beri duyduğum “Vefalı ol” cümlesini hep merak ederdim. Ne demekti ki vefa? Aklım biraz ermeye başladığında da “Vefa”nın sevdiğine bağlı kalmak manasını taşıdığını...

Previous Next
Close
Test Caption
Test Description goes like this