Connect with us

Hi, what are you looking for?

Genel

Özgürlükçü! Saygısızlık!

Bugüne kadar hep insanlık anlayışımızın merhametimizin misafirperverliğimizin ön planda olduğunu konuştuk yazdık.

Her demokrasi ülkesinde olduğu gibi ülkemizde de genel seçimler yapılır. Bu hepimizce malum. Geçtiğimiz hafta sonunda kardeşlik coğrafyasına yakışır şekilde halkımız sandık başına gitti ve tercihlerini yaptı. Herkes gönlündekini sandığa yansıttı. Sonuçlar her görüş için hayırlı olsun. Sandığı bir şölen olarak değerlendirenlere kazanmak ya da kaybetmek yok. Ayrıca önemle ifade etmek isterim ki yazım siyasi bir yazı değildir. Yeter ki insanlığımız kaybetmesin

İşte tam da insanlık anlayışımız ve seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından kendisini üstün gören bazı gevşek ağızlı, klavye küstahları yine pustukları o kirli yuvalarından çıktı.

Yazacaklarım kesinlikle seçim ve siyasilerle ilgili olmadığını tekrar ifade etmek isterim.

Beni bu yazıyı yazmaya sosyal medyada duyduklarım, okuduklarım teşvik etti. Sosyal medyada neler mi gördüm?

Kısa ve öz olarak deprem bölgesindeki vatandaşlarımıza sarf edilen sözler. Tercihlerini hür iradeleriyle kullanan bölge halkı bu söylemleri hak ediyor mu? Tabi ki hayır. Ama o sözleri sarf eden kendini insan zannedenler en aşağılık hakaretleri hak ediyorlar. Bu cenaha göre sandıkta kendi görüşüyle aynı olmayanlar her türlü musibeti hak ediyorlar öyle mi? Hani sizin insanlığınız, hani sizin demokrasi anlayışınız, hani sizin değerleriniz. Sizler, lgbt ye dahi saygı ve özgürlük için bile savaşmıyor musunuz? Yere batsın böyle saygı ve özgürlük anlayışınız.

Bakın ben siyasi tercihlerinden bahsetmiyorum. Bir tercih yapan bölge halkına toptan hakaret edilmesinden bahsediyorum. Kendileri Kaf dağında Anadolu’nun irfan sahibi insanı maraba. Yazıklar olsun sizin modern dünya anlayışınıza.

Sosyal medya şarlatanlarının birkaç ifadesini elim titreyerek buraya almak zorundayım. Bunları her birinizin gördüğüne inanıyorum. Ancak öfkelerini içlerinde tutamayan bazı hadsizlerin bu ifadelerine yer vermezsem yazım biraz eksik kalacak.

-“Biz sala.. gibi her ay yardım yapıyoruz aç açıkta kalmasınlar diye, haram zıkkım olsun”

-“deprem bölgesinde AKP’nin önde çıkması, keşke daha çok ölseydiniz, bir insanın hiç mi aklı olmaz”

-“……. Umarım aynısını tekrar yaşarsınız”

-“depremzedeler keşke binaların altında kalıp ölseydiniz de seçim ikinci tura gitmeseydi bunlar zaten malum kesim çöp beyinliler

– “Garibanlar, biz size terbiyemizden dolayı vatan haini demiyoruz”

Video çekip depremzede vatandaşlara ağza alınmayacak küfürler edenleri köşeme almaya hayâ ediyorum.

***** *****

Hani ağzınızdan düşürmediğiniz bir cümle var. “Toplumu ayrıştırıyorlar”. Artık ben de yazımın geri kalanında bir depremzede gözlüğü ile ayrıştırıcı olanlara seslenmek istiyorum.

Siz insanlıktan nasibini almayan, yüzlerine tükürülesi zavallılar. Kendinizi istediğiniz kadar üstün görün. Anadolu insanının ince ruhuna asla sahip değilsiniz ve onlardaki feraseti anlayamazsınız. Siz şımarıklığın ve kibrinizin esirisiniz. Karşınızdakinden sürekli saygı görmeyi bekleyip hakaret etmekten zevk alan aciz ve hasta ruhlu insanlarsınız. Belki de bu yüzden hep kaybetmeye mahkûmsunuz. Her görüşün değeri mutlaka vardır. Ama dikkat edin “görüş ”ün diyorum. Hakaret ettiğinizde, karşındakini küçümsediğinizde, saygısızlık ve terbiyesizlik yaptığınızda bir “görüş” sahibi olmuyorsunuz.

Siz bunları söyleye durun asil insanımız nezaketinden hakaret etmeden düştüğünüz çukura düşmeden size yine güzel mesajlar vermeye devam edecektir.

İşte size bir örnek

Kahmanmaraşlı bir depremzede bir twit atmış. “Depremde 1 şişe su almıştım. Ankara belediyesinin standından. Haram edenlere iletirsiniz” diyerek su parasını banka yolu ile göndermiş. Üstelik dekont’unun fotoğrafını da paylaşmış. Artık o parayla alınan suyu buzdolabında soğutup içersiniz.

Ben sadece yaşanan seçimin ardından deprem yaşamış insanlara bunu reva görüp alkışlayanlara karşı duruşumu belli etmek için konuyu gündeme getirdim.

Unutmayın ülkemiz birlik içerisinde olduğu müddetçe daha çok seçimler görecektir. Artık hepimiz kazanırken ve kaybederken birbirimize saygı duymayı öğreneceğiz. Farklı mecralarda bu tür paylaşım yapanları biraz insaf, biraz izan, biraz hayâ (tabi varsa) biraz da terbiyeli davranmaya davet ediyorum.

Kimsenin kimseyi hakir görmediği, saygısızlık yapmadığı güzel ve aydınlık geleceğimiz olsun. Kalın sağlıcakla.

Written By

1971 yılında Sakarya’da doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Adapazarı’nda tamamladı. Halkla ilişkiler ve medya mezunu olan Abdülkadir Şen evli ve 2 çocuk babasıdır. 1999 depremi sonrası Beton Santrali Müdürü olarak 7 yıl görev yaptı. 2007 yılında Sakarya Kültür ve Sosyal Yardım Vakfı ( SAKVA)'nda Yönetim Kurulu Üyesi ve idareci olarak bulundu. Seyahat etmeyi seven Abdülkadir Şen’in yaptığı seyahatlerinden derlediği FAS ve BALKANLAR’ı anlattığı yayımlanmış 2 gezi/anı kitabı, Kurtuluş savaşı kahramanlarından Kazım Çavuş'un savaş hatıralarını yazdığı bir kitabı vardır. Sakarya merkezli yayın yapan Zafer Dergisinde ve Yeni Sakarya Gazetesinde yazıları çıkmaktadır. Halen Sakarya ili Adapazarı ilçesinde hayatını sürdürmektedir.

Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bunlar da ilginizi çekebilir.

Genel

Neşet Ertaş’ın “Yolcu” türküsü, hayat serüveninin sorgulandığı ve bu serüvene dair derin düşüncelerin anlatıldığı, yürek burkan bir türküdür. Türkünün her mısrası, insanın dünyadaki yolculuğuna...

Genel

TEBRİKLER SAKARYA KENT KONSEYİ, TEBRİKLER GENÇLİK MECLİSİ. Sohbetlerimizde her nasılsa yeni neslin durumunu tartışmaya açarız. Bu konuda oldukça mahir olan toplumumuz. Gençleri de hedefe...

Genel

İçerisinde bulunduğumuz mevsim gereği gündemimize giren bir meteorolojik yazı kaleme almak istedik. Ama bizim niyetimiz meteorolojiden haber vermek değil. Bu yazıyı Kar haberlerini menfi yapanlar...

Genel

Çocukluğumdan beri duyduğum “Vefalı ol” cümlesini hep merak ederdim. Ne demekti ki vefa? Aklım biraz ermeye başladığında da “Vefa”nın sevdiğine bağlı kalmak manasını taşıdığını...

Previous Next
Close
Test Caption
Test Description goes like this