Türkiye Uzay Ajansı (TUA) ilk kurulduğu günü hatırlıyorum, içim bir garip olmuştu. Gerçekten bir uzay faaliyeti olacak mıydı, yoksa göstermelik bir yapı mı olacaktı, merak ediyordum.
Türkiye Uzay Ajansı, Türkiye’nin uzay politikalarını belirlemek ve uzay faaliyetlerini koordine etmek için kuruldu. Uydu teknolojileri, uzay araştırmaları, roket ve fırlatma sistemleri gibi alanlarda projeler yürütmek, ayrıca, uzayla ilgili uluslararası iş birliklerinde yer almak üzere var oldu.
Gerçekten kuruluş amacına uygun faaliyetler yürütüyor mu derseniz, 13 Aralık 2018 de kurulduğu günden bu yana yaklaşık 6,5 senede neler yapıldı, bir hatırlayalım.
İlk olarak Şubat 2021’de ülkemizin Milli Uzay Programı kapsamında on yıllık hedefleri belirlendi ve ülkemizin uzaydaki yol haritası çizildi.
Nisan 2023’de yer gözlem uydumuz IMECE yörüngedeki yerini aldı. Ardından 2024 Ocak’ta ve 2024 Haziran’da hedeflenen insanlı uzay görevleri gerçekleştirildi. Ülkemizin uydu çalışmalarında bir köşe taşı olarak kabul edilebilecek TÜRKSAT 6A uydusu 2024 Ocak’ta SpaceX firmasının roketiyle uzaya gönderildi. TÜRKSAT 6A, Türkiye’nin kendi imkânlarıyla üreteceği ilk yerli ve milli haberleşme uydusu olacak. TÜBİTAK Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü tarafından geliştiriliyor. Bu uydu, Türkiye’yi kendi haberleşme uydusunu üreten on ülkeden biri yapıyor.
Aslında tam bu noktada ülkemizin uzay ufku da ortaya çıkmaya başlıyor.
Geçmiş dönemde de zaman zaman değindiğimiz Fergani de, Baykar’ın uzay teknolojileri girişimi. İlk uydusu yine SpaceX firmasının roketiyle uzaya fırlatıldı ve başarılı bir şekilde yörüngeye yerleştirildi. Bu, Baykar’ın uydu teknolojilerinde önemli bir adım ve gelecekteki projeler için bir başlangıç.
*
Yazımızı sonlandırmadan bir parantez açıp uzaya gönderilen uyduların enerjileri nasıl sağladığı hususunda birkaç kelam etmek istiyorum. Hatta TÜRKSAT 6A uydusu üzerinden detaylı örneklendirme de yapabilirim. TÜRKSAT 6A, her biri 10 metre uzunluğunda olan iki güneş paneli kanadına sahip: Toplamda 37,6 metrekare alan kaplayan bu panellerin 15 yıl boyunca uydumuzun enerji ihtiyacını karşılayacak olması planlanmış. Güneş panelleri, rokete sığabilmesi için katlanmış ve açılma mekanizmaları gerili olarak rokete yerleştirilmişti. TÜRKSAT 6A’ya kesintisiz iletişim kurabilmek için ihtiyaç duyduğu enerjiyi sağlayacak olan güneş panelleri 52.479 km irtifada açılıp güneşi dik görecek şekilde uydu güneşe doğru yönlendirildi.
*
Ülkemizdeki uzay teknolojileri alanının ve uzay çalışmaları için gerekli altyapının geliştirilmesi ve bu alandaki dışa bağımlılığımızın azaltılmasını amaçlayan Milli Uzay Programı kapsamında belirlenen hedefler doğrultusunda planlanan tüm çalışmalar ve projeler devam ediyor. Gelecekte uzay teknolojilerinde ülkemizin dünyanın sayılı ülkeleri arasında olacağını bilmek, içimize huzur ve mutluluk veriyor.
Bu alanda nice başarılara…
1969 yılında Adapazarı’nda doğdu. İlk ve orta öğretimini Adapazarı’nda, Lise eğitimini Sakarya 1. Endüstri Meslek Lisesinde (Elektrik Bölümü) tamamladı. Lisans eğitimini Yıldız Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği Bölümünde tamamladı. İlk Yüksek Lisans eğitimini Sakarya Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsünde “Yüksek Mühendis” unvanını alarak, ikinci Yüksek Lisans eğitimini ise Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde İşletme bölümünde “İşletme Bilim Uzmanı” unvanını alarak tamamladı. Askerliğini kısa dönem olarak Ankara’da ve Manisa’da yaptı. Çalışma hayatına 1991 yılında Milli Eğitim Bakanlığı’nda başladı, Sivas, Tekirdağ ve Sakarya illerinde Teknik Öğretmen ve Yönetici olarak vazife yaptı. 2004-2007 yılları arasında Adapazarı Merkez Belediyesi’nde Teknik İşler Başkan Yardımcısı, 2007-2014 yılları arasında Sakarya Su ve Kanalizasyon Genel Müdürlüğü’nde Genel Müdür Yardımcısı ve 2021-2022 yılları arasında Teftiş Kurulu Başkanı olarak görev aldı. Halen Elektrik Makine ve Malzeme İkmal Daire Başkanı olarak vazife yapmaktadır ve bu daire sorumluluğunda kuruma ait 6 HES ve 1 GES işletmeciliği yapılmaktadır. 2017-2024 yılları arasında Mimar ve Mühendisler Grubu (MMG) Sakarya Şube Başkanlığı’nı yürütmesinin yanında yerel ve ulusal ölçekli derneklerde muhtelif görevlerde bulunmuştur. 2015 yılından bu yana “Gayrimenkul Değerleme Uzmanlığı" da yapmaktadır. Telekomünikasyon alanında Cem SERTEL ile birlikte kaleme aldığı “Haberleşme Tekniği-1” kitabı halen lise ve üniversitelerde okutulmaktadır. Evli ve 3 çocuk babasıdır.
