Connect with us

Hi, what are you looking for?

Genel

Türkiye Yapay Zekâ Haritası

​Yapay zekâ (YZ) teknolojileri, bireysel yaşamdan kurumsal işleyişe kadar dünyanın her köşesinde hızla yayılıyor. Türkiye’de de bu dönüşümün etkileri hem kullanıcı davranışlarında hem de iş dünyasında somut verilerle gözlemleniyor. TÜİK’in 2025 verileri, küresel trendlerle karşılaştırıldığında, Türkiye’nin bu alandaki hızını ve potansiyelini açıkça ortaya koyuyor.

Bireysel Kullanımda Gençlerin Öncülüğü ve Küresel Tercihler

​TÜİK 2025 verilerine göre Türkiye’deki bireylerin yaklaşık beşte biri, yani %19,2’si üretken yapay zekâ araçlarını kullandığını belirtiyor. Bu kullanım oranı, genç nüfusun yüksek adaptasyon yeteneği sayesinde özellikle belirli segmentlerde dikkat çekici seviyelere ulaşıyor: En yüksek kullanım oranı %39,4 ile 16-24 yaş grubunda ölçülmüştür. Eğitim seviyesi yükseldikçe kullanım da artmakta, yükseköğretim mezunlarında bu oran %36,1’e ulaşmaktadır. Kullanıcıların büyük çoğunluğu (%79,7) bu teknolojiyi ağırlıklı olarak özel amaçlar için kullanmaktadır.

​Kullanılan araçlara bakıldığında ise Türkiye’deki kullanıcı tercihleri, küresel pazardaki trendlerle birebir örtüşmektedir. Kasım 2025 verilerine göre küresel üretken yapay zekâ pazarında ChatGPT (OpenAI), %81,35’lik pazar payıyla açık ara lider konumdadır. Onu %11,13 ile Perplexity, %3,47 ile Microsoft Copilot ve %3,02 ile Google Gemini takip etmektedir. Bu dağılım, Türk kullanıcıların da teknoloji seçimlerinde hızla ana akım çözümlere yöneldiğini göstermektedir.

Kurumsal Dönüşüm: Yavaş Ama İstikrarlı Büyüme

Bireysel kullanımın aksine, kurumsal tarafta temkinli ama istikrarlı bir yükseliş söz konusudur. 2021’de sadece %2,7 olan yapay zekâ kullanan girişimlerin oranı, 2025’te %7,5’e yükselmiştir. Bu üç katı aşan artış, şirketlerin dijital dönüşümü bir zorunluluk olarak görmeye başladığını göstermektedir. Kurumlar, YZ’yi en çok %46,5 oranıyla pazarlama ve satış süreçlerinde (müşteri hizmetleri otomasyonu, kişiselleştirilmiş reklamcılık) kullanmayı tercih etmektedir.

Potansiyel ve Geliştirilmesi Gereken Alanlar

​Türkiye, genç ve teknolojiye meraklı nüfusu sayesinde bireysel YZ kullanımında yüksek bir potansiyel sergilemektedir. Ancak bu hız, henüz kurumsal dünyaya aynı ivmeyle yansımamıştır. Geliştirilmesi gereken temel alanlar şunlardır: Kurumsal adaptasyon yetersizliği göze çarpmaktadır, %7,5’lik kurumsal kullanım oranı küresel rakiplerin gerisindedir ve şirketlerin YZ’yi sadece pazarlama değil, üretim, tedarik zinciri ve Ar-Ge gibi temel süreçlere entegre etmesi gerekmektedir. İkinci olarak, YZ Okuryazarlığı yükseköğretim ve genç yaş gruplarından başlayarak tüm toplumsal katmanlara ve KOBİ’lere yayılmalı, bu konuda eğitim ve destek mekanizmalarına ihtiyaç duyulmaktadır.

2050 Vizyonu: Yapay Zekâ ile Dönüşen Türkiye Hedefleri

​2050 yılına gelindiğinde, yapay zekâ teknolojileri bugünün interneti kadar yaygın ve temel bir altyapı haline gelecektir. Türkiye’nin bu uzun vadeli hedeflere ulaşması, bugünden atılacak stratejik adımlara bağlıdır.

​Bugün bireysel YZ kullanımı %19,2’lerde iken, 2050 potansiyel hedefi nüfusun %85’inin YZ destekli araçları kullanmasıdır. Kurumsal kullanımda ise girişimlerin yalnızca %7,5’i YZ kullanmakta, 2050’de bu oranın %70’e çıkarılması hedeflenmektedir. Bu, sanayi kuruluşlarının üretim ve tedarik zinciri optimizasyonu için YZ’yi zorunlugörmesini gerektirecektir.

Eğitim ve Sektörel Liderlik

Eğitimin %95’inin kişiselleştirilmiş YZ tabanlı öğrenme platformlarını kullanması vizyonlanmaktadır. Sektörel olarak ise, bugün YZ’nin en çok pazarlama/satışta kullanılıyor olmasına karşın, 2050’de Türkiye’nin Savunma, Sağlık ve Tarım sektörlerinde uluslararası YZ teknolojisi ihraç eden lider konuma ulaşması kritik bir hedeftir.

​2050 yılında YZ; sadece bir araç olmaktan çıkıp, ekonomik büyümenin, toplumsal refahın ve ulusal güvenliğin temel direklerinden biri haline gelecektir. Türkiye’nin bu vizyona ulaşması, sürekli yatırım, nitelikli insan kaynağına odaklanma ve güçlü bir ulusal YZ stratejisi ile mümkün olacaktır.

Saygılarımla.

Written By

1969 yılında Adapazarı’nda doğdu. İlk ve orta öğretimini Adapazarı’nda, Lise eğitimini Sakarya 1. Endüstri Meslek Lisesinde (Elektrik Bölümü) tamamladı. Lisans eğitimini Yıldız Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği Bölümünde tamamladı. İlk Yüksek Lisans eğitimini Sakarya Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsünde “Yüksek Mühendis” unvanını alarak, ikinci Yüksek Lisans eğitimini ise Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde İşletme bölümünde “İşletme Bilim Uzmanı” unvanını alarak tamamladı. Askerliğini kısa dönem olarak Ankara’da ve Manisa’da yaptı. Çalışma hayatına 1991 yılında Milli Eğitim Bakanlığı’nda başladı, Sivas, Tekirdağ ve Sakarya illerinde Teknik Öğretmen ve Yönetici olarak vazife yaptı. 2004-2007 yılları arasında Adapazarı Merkez Belediyesi’nde Teknik İşler Başkan Yardımcısı, 2007-2014 yılları arasında Sakarya Su ve Kanalizasyon Genel Müdürlüğü’nde Genel Müdür Yardımcısı ve 2021-2022 yılları arasında Teftiş Kurulu Başkanı olarak görev aldı. Halen Elektrik Makine ve Malzeme İkmal Daire Başkanı olarak vazife yapmaktadır ve bu daire sorumluluğunda kuruma ait 6 HES ve 1 GES işletmeciliği yapılmaktadır. 2017-2024 yılları arasında Mimar ve Mühendisler Grubu (MMG) Sakarya Şube Başkanlığı’nı yürütmesinin yanında yerel ve ulusal ölçekli derneklerde muhtelif görevlerde bulunmuştur. 2015 yılından bu yana “Gayrimenkul Değerleme Uzmanlığı" da yapmaktadır. Telekomünikasyon alanında Cem SERTEL ile birlikte kaleme aldığı “Haberleşme Tekniği-1” kitabı halen lise ve üniversitelerde okutulmaktadır. Evli ve 3 çocuk babasıdır.

Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bunlar da ilginizi çekebilir.

Genel

Neşet Ertaş’ın “Yolcu” türküsü, hayat serüveninin sorgulandığı ve bu serüvene dair derin düşüncelerin anlatıldığı, yürek burkan bir türküdür. Türkünün her mısrası, insanın dünyadaki yolculuğuna...

Genel

TEBRİKLER SAKARYA KENT KONSEYİ, TEBRİKLER GENÇLİK MECLİSİ. Sohbetlerimizde her nasılsa yeni neslin durumunu tartışmaya açarız. Bu konuda oldukça mahir olan toplumumuz. Gençleri de hedefe...

Gezi

Ostrozac Kalesi (Boşnakça: Tvrđava Ostrožac) Bosna-Hersek’in en güzel ve en küçük şehirlerinden biri olan Cazin’e bağlı Ostrojaç köyünde bulunan bir kaledir. Kale, Osmanlı İmparatorluğu döneminde 16....

Genel

İçerisinde bulunduğumuz mevsim gereği gündemimize giren bir meteorolojik yazı kaleme almak istedik. Ama bizim niyetimiz meteorolojiden haber vermek değil. Bu yazıyı Kar haberlerini menfi yapanlar...

Previous Next
Close
Test Caption
Test Description goes like this